11 Eylül 2011

Seni sevmek



Seni sevmek sana kavaltı hazırlamaktı.Hazırladığım sofraya seninle iştahla oturup seni seyrederken doymak
gibiydi.Sana çocukca inanmaktı.Seni sevmek herşeyi yeniden keşfetmek gibiydi tıpkı yeniden doğmak gibi.Her dinlediğin şarkıyı kendime yorumlamak gibiydi hep benim için paylaştığını düşünerek sana daha da çok bağlanmaktı seni sevmek.

Seni sevmek temmuzun sıcaklığına aldırmadan üşümek gibiydi.Hep bekledim gelirsin belki kollarının arasına alırsında beni ısıtırsın diye.Oysa ki seni sevmek sonu olmayan yoluculuğa bilet kesmek gibiydi.Sonucu her ne olursa olsun bile bile intihar etmekti.

Bu koca şehirde kimsesizlik bir başınalık seni sevmek.Sokaklarda her yürüyeni sana benzetmekti.Seni sevmek içkinin her halini tatmaktı.En acısıda kimseye veremedim yüreğimi senden sonra.Ne zaman baksalar içime, yüreğimin kırık aynasında seni gördüler hep sonra sesizce çekip gittiler. Fark etmedim bile gittiklerini...Seni sevmek böyle birseydi işte kendimi aldatmaktı.


Sonra sen gittin...
Seni yasak bir aşk gibi hep gözlerde uzak sevdim,dort duvar arasında karanlıkta bir başıma yaşamak oldu seni sevmek.Bana söyediğin güzel sözleri başkalarından duymak oldu seni sevmek.O ellerinin bir yabancının saçlarında gezindiğini, aniden aşkla sarılıp bir başka yüzü öpücüklere boğduğunu, sabahları uykunda bir başka kadına "gitme" diye sayıkladığını düşünmek oldu, seni sevmek..


Seni sevmek bana aşkla bağlananları seninle aldatmaktı.Kıskançlık nöbetlerine girip sana belli etmeden kendi kendimi sınamak gibiydi kendi aşkımla delirmek oldu seni sevmek.Seni sevmek zamansız oldu tedavisi olmayan bir hastalık gibi seni içimde öyle büyütmüşüm ki bilinç altımdaki sana tapmışım resmen.Şizofren olmaktı seni sevmek...

Seni sevmek içten içe ölmek gibiydi.Gelen her mesajın senden olduğunu düşenerek açmaktı.Sesini ilk duyduğumda iliklerime kadar buz kesmesiydi bedenimin seni sevmek.Çektirdiğin onca acıya rağmen unutamamaktı seni sevmek.Dönmeyeceğini bile bile inatla beklemekti..

Ayrı şehirlerde iki bedeniz şimdi onca kalabalık içinde,siması belli olmayan uyruklar arasında kaybolduk.Ne sen çok yakınsın bana nede ben uzak...



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder